top of page
karın germe başlık site.jpg

Karın Germe (Abdominoplasti)

En İyi Görüntünüze Kavuşun

Doç. Dr. Hasan Mete AKSOY olarak yaptığımız her işlem gibi bu işlemde de, cerrahi bir girişim olması sebebiyle bütün cerrahi ekibe yetkinlik ve meslek etiği açısından çok büyük sorumluluklar düşüyor. Abdominoplasti sonrasındaki kaliteli sonuçlardan memnun kalan hastalarımızın hayatlarına daha iyi ve daha öz güvenli bir şekilde devam etmelerini hedefliyoruz.

Karın bölgesi bir insanın genel görünümünde oldukça önemli rol oynar. Bu nedenle karın bölgesi yağlı veya sarkık olan insanlar bu kusurlarını uygun korse ve giysiler giymek yoluyla gizlemeye ya da zayıflamak yoluyla gidermeye çalışırlar. Bunu başaramayacak durumda olanlar ise plastik cerrahlardan yardım alırlar.


Abdominoplastiden Beklenen Hedefler 

Abdominoplasti İçin Hasta Seçimi

Ameliyata Hazırlık

Ameliyat Sırasında Dikkat Edilecek Noktalar

Ameliyat

Ameliyattan Sonra


Abdominoplastiden Beklenen Hedefler


Abdominoplastiden beklenen 3 ana hedef fazla deri ve yağın çıkarılması, karın duvarındaki kaslardan kaynaklanan gevşekliğin düzeltilmesi ve estetik düzelmedir. Abdominoplasti yapılan tüm hastalarda fazla yağ ve deri dokusunun çıkarılması gereklidir. Estetik kaygılarla ameliyat isteyenler çoğunluğu oluştururken kalan hasta grubu da fıtık onarımı veya aşırı sarkık karının verdiği rahatsızlıktan dolayı ameliyatı talep etmektedirler.


Abdominoplasti İçin Hasta Seçimi


Tüm estetik amaçlı girişimlerde olduğu gibi hastanın kişilik yapısı ve ameliyattan beklentilerinin ayrıntılı olarak araştırılması gereklidir. Gerçekçi beklentileri olmayan hastalar ameliyat için uygun adaylar değildir, zira bu hastaların beklentileri yapılacak ameliyatla karşılanamaz ve sonuçtan asla memnun olmazlar. Hastalar genellikle aşırı kiloya, doğuma veya yaşlılığa bağlı olan karın sarkması şikayetiyle başvuran kişilerdir. Birçoğu da egzersiz ve diyete rağmen kilo verememişlerdir. Bu kişiler için abdominoplasti iyi bir çözüm olabilir. Genel vücut ölçüleri normale yakın fakat karın bölgesinde perhiz veya spora rağmen giderilemeyen deri ve yağ fazlalıkları olan kadın ve erkekler en iyi adaylardır. Bu nedenle ameliyattan önce bir miktar kilo vermek yararlı olacaktır. Perhize devam eden ve daha kilo kaybetmeyi planlayanlar için ameliyat ertelenmelidir. Ayrıca tekrar çocuk sahibi olmayı planlıyorsanız ameliyata karar vermeden önce iyi düşünmelisiniz ve hatta ameliyatı doğum sonrasına ertelemeniz uygun olacaktır. Abdominoplasti ameliyatı fizik görünüşünüzü daha iyileştirir, kendinize güveninizi arttırır. Fakat yinede mükemmel bir görüntü beklenmemelidir. Ayrıca etrafınızdaki insanların size davranışlarında bir değişme beklemeyiniz.

Eskiden 45 yaşın üzerindeki hastaların abdominoplasti için uygun olmadığı kabul edilirdi. Bugün ise genel sağlık durumu izin verdiği sürece yaşın engelleyici bir faktör olmadığı düşünülmektedir. Ameliyat sonrası dönemde gelişebilecek muhtemel sorunlar ve ameliyata bağlı riskler mutlaka hastaya ayrıntılı olarak anlatılır. Özellikle yüksek risk grubunda ölüm riskinin olabileceği göz ardı edilmemelidir.

Aşırı diyet yapan hastalarda yara iyileşmesinin geciktiği bildirilmiştir. Yine aşırı kullanılan balık yağının trombosit fonksiyonlarını bozarak aşırı kanamaya yol açtığı rapor edilmiştir. Eğer bu gibi durumunuz varsa ve uzun süredir yoğun sigara içiyorsanız mutlaka doktorunuza söyleyiniz.

Klasik bilgilere bakılırsa morbid obezitesi (aşırı şişman) olan hastalarda abdominoplasti ameliyatı yapmak doğru değildir. Oysa pek çok merkezde bu hastalar, gerekli önlemler alınarak sorunsuz bir şekilde ameliyat edilmektedirler. Bu hastalarda uygulanacak ameliyatlar sorunu tamamen çözemese dahi hastalara obezite ile savaşabilmek için yüksek moral ve güç vermektedir. Diğer hastalara oranla daha yüksek olan risk yüzdelerini bu tip hastalar makul karşılamaktadırlar.

Şeker hastalığı ve cushing hastalığı gibi yara iyileşmesini etkileyen metabolik ve hormonal rahatsızlıklar dahi abdominoplasti için kesin kontraendikasyon olarak kabul edilmemelidir. Böylesi hastalara radikal bir yardım yapabilecek tek kişi plastik cerrahtır. Ve bu tip hastalara yardım edebilecek son kişi de yardım elini uzatmadığı takdirde bu insanlar büsbütün yalnız bırakılmış olacaktır. Konunun bu yönü abdominoplasti ameliyatını bir ölçüde saf estetik bir ameliyat olmaktan çıkarmaktadır.


Ameliyata Hazırlık


Hastalar ameliyattan iki hafta önce tüm antikoagülan (aspirin, komadin…), antitrombotik ve antiinflamatuar (romatizma ilaçları) ilaçları ve E vitaminini kesmeli ve sigarayı bırakmalıdırlar. Uzun yıllar boyu bir paketten fazla sigara içen hastalarda flep nekrozunun (doku ölümü) diğer hastalara göre 3 kat fazla olduğu bildirilmiştir. Şeker hastalığı ve yüksek tansiyonu olan hastalarda da flep nekrozu riski yüksek olduğu için bu durumlar ameliyat öncesinde düzeltilmelidir.

Hastalar ameliyattan önce ameliyatın türüne karar vermek için ayrıntılı bir şekilde muayene edilirler. Hastalar dört gruba ayrılırlar:

  1. Karın cildinde ve karın ön duvarında gevşeklik olmayan veya minimal gevşeklik olan olgular – Bu olgular genç yaştadırlar ve asıl sorun alt karın bölgesinde yağ fazlalığıdır. Bu hastalarda sadece liposuction ile oldukça tatminkâr sonuçlar alınmaktadır.

  2. Karın cildinde ve karın ön duvarında hafif derecede gevşeklik olan olgular – Bu grupta sorun genellikle göbeğin altındaki gevşekliktir. Bu hastalarda önerilen tedavi yöntemi mini- abdominoplastidir. Açık ameliyata geçmeden önce tüm karına liposuction uygulanır. Bu ameliyatta göbek 1,5–2 cm aşağıya iner.

  3. Karın cildinde ve karın ön duvarında orta derecede gevşeklik olan olgular – Gevşeklik üst karında, alt karında veya ikisinde birden olabilir. Bu durumda önerilen teknik klasik abdominoplastiye kıyasla biraz daha konservatif olan modifiye abdominoplasti ameliyatıdır. Liposuction ek olarak yapılabilir.

  4. Karın cildinde ve karın ön duvarında ileri derecede gevşeklik olan olgular – Bu olgularda klasik abdominoplasti ameliyatı uygulanır. Liposuction ek olarak yapılabilir ama sınırlı olması önerilir çünkü flep nekrozu riski artabilir. 

Bazı hastalar plastik cerraha karında gebelik sonucu oluşan çatlaklar nedeni ile başvurmaktadırlar. Özellikle 3. ve 4. gruba giren hastalarda yapılacak rezeksiyon, çatlakları içeren hemen tüm deriyi kapsayacağı için hasta bunlardan tamamen kurtulmuş olur. Ancak özellikle deride minimal gevşeklik olan olgularda çatlakların tamamının uzaklaştırılması imkânı bulunmamaktadır. Hatta erken dönemde, kalan çatlakların gerginliğe bağlı bir miktar genişlediği de gözlenebilir. Eğer kalan çatlaklar için tekrar ameliyat yapılacaksa 1. abdominoplastiden en az 2 yıl sonra yapılmalıdır.

Özellikle 4. gruba giren abdominoplasti adaylarına ameliyat öncesinde solunum fonksiyon testleri ve solunum fizyoterapisi yapılması faydalıdır. Zira bu hastalarda derideki ve içteki dikişler erken dönemde karın içi basıncında artış yaratır ve solunumu güçleştirir. Bu durum özellikle ameliyat sonrasında ayağa kalkması zor olacak hastalarda akciğer sorunu riskini arttırabilir.

Ameliyat öncesi özellikle gövde bölgesi güneşte kalmamalı, diyet uygulanıyorsa, yara iyileşmesini bozabileceğinden buna da ara verilmelidir. Soğuk algınlığı veya herhangi bir enfeksiyon varlığında ameliyat ertelenebilir. Hazırlık yaparken, ameliyat sonrası sizi eve götürecek ve gerekirse size birkaç gün yardım edecek birisini ayarlamayı unutmayınız. Ayrıca 2 gün önceden uygun bir barsak yumuşatıcı ilaç kullanılarak mide barsak sisteminin boşaltılması, ameliyat sonrası iyileşme döneminin rahat geçirilmesi için tavsiye edilir.


Ameliyat Sırasında Dikkat Edilecek Noktalar


Hastanın bir gece önce duş yaparak karın bölgesini antiseptik bir madde ile yıkaması yararlıdır. Ameliyat öncesinde antibiyotik profilaksisi yapılır.

Hastalar ameliyattan 8–9 saat öncesinden itibaren aç kalacağı için ortaya çıkacak sıvı açığı ameliyat başlangıcında hızlı bir şekilde damardan serum verilerek giderilir.

Hastanın kendi kanı ameliyattan önce alınarak ameliyat sırasında oluşacak doku içinde kalan kana bağlı ve cerrahi kesilerden oluşacak kan kaybını karşılamak için ameliyat sırasında tekrar geri verilir ki buna otolog kan transfüzyonu denir. Bazı hastalarda gerekebilir.

Özellikle yüksek risk grubunda olan hastalar için geçerli olmakla birlikte tüm hastalarda ameliyat sonrası oluşabilecek toplardamarlarda kan pıhtılaşmasını engellemek için bacaklara bandaj uygulaması veya varis çorabı giydirilmesi gereklidir.

Hastalara ameliyat sırasında idrar takibi yapabilmek için mutlaka idrar sondası takılır.


Ameliyat


Abdominoplasti, genel anestezi altında yapılır. Sadece alt karında çalışılacaksa bazen spinal veya epidural anestezi kullanılabilir. Ameliyat süresi genellikle yapılacak ameliyatın zorluk derecesine göre ortalama 2–5 saat sürer. Cerrahi tekniğin seçimi hastanın karnındaki sorununa ve cerrahın kararına bağlıdır.


Liposuction

Karın derisinde turgor ve tonusun iyi olduğu ve sorunun yalnızca alt karın bölgesine sınırlı olduğu hastalarda sadece liposuction tatminkâr sonuçlar vermektedir. 750 ml’den daha az hacimli olan aspirasyonlarda lokal anestezi yeterli iken 750 ml’nin üzerinde yağ alınmasının planlandığı aspirasyonlarda ise epidural (belden uyuşturma) veya genel anestezi gereklidir. Genel bir kural olarak 1500 ml’den daha fazla yağ aspirasyonu yapılacak olan olgularda 2 ünite otolog kan transfüzyonu yapılması önerilmektedir.


Abdominoplasti

Günümüzde yaygın olarak kullanılan çeşitli abdominoplasti teknikleri vardır:

  1. Majör abdominoplasti: Eğer daha önce geçirilmiş ameliyata ait bir iz varsa, yapılacak ameliyat kesisi bu ize göre belirlenir. Genelde karnın alt bölgesinde sezeryan kesisinin daha uzunu olan bir kesi ile ameliyat yapılır. Tüm karın yüzeyel dokuları flep şeklinde kaldırılır, göbek deliği de serbestleştirilir. Karın ön duvarı fasya ve kaslarına iç dikişler konur ve sıkılaştırma yapılır. Daha sonra alt karından gerekli deri derialtı dokusu çıkarıldıktan sonra göbek yeniden yapılır ve dikişlerle ameliyata son verilir.

  2. Modifiye abdominoplasti: Kullanılan kesi aynı fakat daha kısadır. Karın dokuları göbeğin biraz üzerine kadar flep şeklinde kaldırılır, kaslara iç dikişler konur, alt karından gerekli doku çıkarıldıktan sonra dikişlerle ameliyata son verilir. Burada göbek yeniden yapılmaz ancak normal yerinden 3-4 cm aşağıya kayar. Bu yöntem özellikle 3. gruptaki hastalara ve karında daha önceden geçirilmiş ameliyat izi olan hastalara uygulanır.

  3. Mini-abdominoplasti: Karındaki sorunu daha hafif ve sadece alt karın bölgesine sınırlı olan ve özellikle 2. gruba giren hastalara uygulanır. Önce tüm karına liposuction uygulandıktan sonra göbeğe kadar flep diseksiyonu yapılır, iç dikişler konulup gerekli doku çıkarılmasının ardından dikişlerle ameliyata son verilir. Bu yöntemde göbeğin yeri 1-2 cm aşağı doğru yer değiştirir ancak bu estetik bir soruna yol açmaz.

  4. Ters (revers) abdominoplasti: Sorunun özellikle üst karında olduğu ve üst karında daha önce geçirilmiş ameliyatlara bağlı izlerin olduğu hastalarda tercih edilir. Meme küçültme ameliyatı ve abdominoplasti ameliyatı birlikte yapılacaksa tek bir ameliyat izi için de bu yöntem tercih edilebilir. Bu yöntemle ameliyatta da majör veya modifiye bir girişim tercih edilebilir. Burada da göbeğin korunduğu olgularda bir miktar yukarı doğru yer değiştirme söz konusudur.

  5. Mid-abdominoplasti: Karın orta kısmında yerleşmiş geniş yara-ameliyat izi olan veya çatlakları olan hastalarda kullanılır.

  6. ‘Belt’ lipektomi: Özellikle fazla vücut ağırlığı olmayıp kemer bölgesinde yağ dokusu fazlalığı olan hastalarda çok memnun edici sonuçlar alınmaktadır ancak ameliyata bağlı istenmeyen durum oranı diğer tekniklere göre yüksektir.


Ameliyattan Sonra


Hastanın uyandırılırken ıkınmaması iç dikişlerin güvenliği açısından oldukça önemlidir. Hasta yatağına yatırılırken hafif oturur pozisyonda olmalıdır ve bacaklar da karına doğru kıvrılmalıdır. Ameliyattan sonraki erken dönemde hastanın kan basıncı sıkı bir şekilde izlenir çünkü bu dönemde gelişebilecek yüksek tansiyon hematom (cilt altına kanama) oluşumuna yol açabilir. Bu dönemde kan basıncını yükselten en önemli neden ağrıdır ve bu nedenle ağrı kesiciler uygulanır. Ancak abdominoplasti ameliyatı sezeryan ve diğer karın içi ameliyatlarda geçilmesi gereken periton tabakasının üstünde yapıldığı için ameliyat ağrısı karın içi ameliyatlarına kıyasla daha azdır.

Ameliyat sırasında başlanan antibiyotiklere en az 5 gün devam edilmelidir. Cilt altına birikebilecek sıvıları dışarı almak için yerleştirilen drenler en az 2 gün yerinde tutulmalıdır. Gelen sıvı durumuna göre drenler daha uzun kalabilir. Gelen kan belli bir miktarın altına düştüğünde drenler çekilir. Hastalar ameliyattan sonra sadece banyo yaparken çıkarmak üzere korse giymelidirler. İdrar sondası ameliyattan 1 gün sonra çekilir. Şişman hastalarda veya pıhtı oluşma riski olan diğer hastalarda derin toplardamarlarda kan pıhtılaşmasını engellemek için antikoagülan tedavi uygulanır.

Tecrübeli bir cerrah tarafından yapıldığında abdominoplasti ile iyi sonuçlar alınabilir. Ancak her cerrahi girişimde olabilecek komplikasyonlar bu girişimde de olabilir. Ameliyat sonrası normalde ameliyat bölgesinde geçici ağrı, karın derisinde hissizlik veya uyuşukluk, deride çürükler ve morarmalar, birkaç hafta veya ay süren halsizlik olabilir. Operasyon iyi bir klinikte ve tecrübeli bir cerrah tarafından yapılsa bile, bazen istenmeyen problemlerle karşılaşılabilir.  Bunlar arasında; kan pıhtılarının bazı önemli damarları tıkaması (çok nadirdir), ameliyat yerinde iltihap gelişmesi, deri altında kan birikmesi (hematom), kötü yara iyileşmesi sonucunda bozuk bir estetik görünüm, dikişlerin erken ayrılmasına bağlı yara açılması ve karın derisinde kısmi nekroza bağlı oluşan yaralar sayılabilir. Bazen ikinci bir düzeltme ameliyatı gerekebilir. Bu problemlerin görülme şansı düşüktür ve hemen hepsinin tedavisi mümkündür.

Ameliyattan sonraki 1. gün hasta ayağa kaldırılır ve kısa yürüyüşler yapabilir. Hastanın ayağa erken kalkması toplardamarlarda kan pıhtılaşmasını, yağ embolisini ve istenmeyen akciğer sorunlarını önleyecektir. İlk günlerde sulu gıdalar verilir. Karın içi hacmi küçültüldüğü için yemekler ameliyattan sonraki ilk 15-20 gün az miktarda ve sık aralıklarla yenmelidir. Hastada kabızlık gelişirse buna yönelik ilaç verilir. Öksürük eğer şiddetli ise iç dikişleri tehdit edebilir, bu nedenle öksürük ilacı verilebilir. Ameliyattan önceki ve sonraki 2 hafta boyunca sigara içilmemeli, sıkı diyet yapılmamalıdır. Bunlara dikkat edilmediği takdirde yara iyileşmesi bozulur ve dikişler açılabilir. Eğer erimeyen dikişler kullanılmışsa deri dikişleri 5–7 günde alınmaya başlanır ve 10–15 günde dikişlerin tamamı alınır.

Hastanede kalış süresi ortalama 2–4 gündür. Hasta evde fiziksel aktivitelerini, özellikle dönme ve merdivenleri tırmanma, sınırlandırmalıdır. Ayakta dik olarak duramazsanız bile ilk haftaları oturarak ya da yatarak geçirmemeniz gerekir. Uzanmak, öne eğilmek gibi hareketlerin karın kaslarınızı zorlayıp şişlikleri artıracağını, hatta kanamaya yol açacağını unutmamalısınız. Yatağa bağlı olmak yerine fazla olmamak şartıyla dolaşmanız önerilir. Kendinizi eskisi gibi hissetmeniz haftalar veya aylar alabilir. İyi bir fizik kondisyona sahipseniz, kuvvetli karın kaslarınız sayesinde abdominoplasti sonrası toparlamanız çok hızlı olacaktır. Hastaların günlük kısıtlamasız normal aktivitelere dönüşü ise sadece liposuction yapılan hastalarda morarma ve şişliğin gerilediği 2–3. haftadır. Abdominoplasti geçiren hastalar için bu süre 4 haftadır. Araba kullanmaya 3 haftada ve fazla zorlamamak koşuluyla cinsel ilişkiye de 2 haftada izin verilir. Spor yapmaya tekrar başlamak için ise 6–8 hafta beklemek gereklidir. Hastanın güneşlenmesine ise ancak 4 ay sonra izin verilir. Çünkü abdominoplasti geçiren hastaların karın ciltleri diğer insanlara kıyasla çok daha duyarlıdır ve 2. derece yanık oluşma eşikleri çok daha düşüktür. Aynı zamanda güneş ışığı ile karşılaşan yara izleri koyu renk alarak kötü görünüm verebilmektedir. Ameliyat sonrasında oluşabilecek şişliklerin ( ödem ) daha çabuk kaybolması ve karın derisinin yerine daha iyi adapte olabilmesi için 2–4 hafta boyunca karın korsesi giyilmelidir. Ancak bu süre 12 haftaya kadar uzatılabilir. Korse aynı zamanda karın orta hattı fıtığının tamiri (diastazis rekti onarımı) durumunda iyileşme esnasında fasya adı verilen karın ön iç duvarını destekler. Daha sonra hafiften başlamak üzere karın kaslarını çalıştıracak egzersizler tavsiye edilir. Şişliklerin tümüyle geçmesi ve ameliyatın kesin sonucunu görebilmeniz için 2-3 ay beklemeniz gerekir.

Karın germe ameliyatı sonrası iz kalır ancak oluşan yara izi mayo ve bikini içinde kalacak şekilde olduğundan gizli kalır ve belli belirsizdir. Karındaki dikiş izleri önceleri pembe renkte ve belirgindir. İlk 3 – 6 ay boyunca skarlarınız iyileştikçe daha kötüleşiyormuş gibi görünebilir, ama bu normaldir. Skarlarınızın düzleşmesi ve renginin solması için 9 ay - 1 yıl kadar beklemeniz gerekir. Bu durum kişinin yara iyileşme gücüne bağlıdır. Göbek deliği çevresinde başlarda kızarık, sonraları beyazımsı, sedef rengine dönecek  bir iz kalır. Yara iyileşmesinin gecikmesi durumunda daha fazla skar (iz) kalabilir. Aşırı belirgin izler için ikinci bir girişim gerekebilir. Özellikle sigara yara iyileşmesini bozan etkenlerden biridir. Bu nedenle ameliyatdan önce sigara içilmesine son vermek gerekir. 

Genellikle abdominoplasti hastalarının tamamında flebin alt ucunda (alt karın bölgesinde) ameliyattan sonra haftalar ve aylarca süren hissizlik veya aşırı hisseden alanlar vardır. Majör abdominoplasti sonrası bu hissizlik bir yıla kadar devam eder.

Kısmi veya total olsun, abdominoplasti, karın kasları zayıflamış ve derisi gevşeyip sarkmış kişiler için mükemmel sonuç verir. Birçok vakada, eğer dengeli bir diyet ve düzenli bir egzersiz programı uygulanırsa sonuçlar çok uzun sürelidir. Eğer beklentilerinizde gerçekçi iseniz ve kalıcı skar, uzun bir toparlanma dönemi gibi konulara hazırlıklı iseniz, 'abdominoplasti' sizin için cevap olabilir. Yaşlanmaya, gebeliğe ve kilo alıp vermeye bağlı olarak ameliyat sonucu değişebilir. 

Karın Germe (Abdominoplasti): Service
Karın Germe (Abdominoplasti): Galeri
bottom of page